Kadıköy güzel bir ilçe her haliyle de ilginç. insanları da güzel(hepsi değil tabii ki) Literatürde Kadıköylülük diye bir şey var. Kadıköy, özgürlük, kültür, estetik ve sanattır. kadıköy, ruhuna uyan her bireyi kabul eder ve ağırlar. yeter ki, başkalarının da kadıköyüne ve kadıköylülüğüne saygı gösterilsin.
Kadıköy sınırları içinde herkes özgürdür. Konuyu tabi yanlış anlamamak gerekiyor. Mesele sadece özgürce bira içebilmek değil, her anlamda özgürlük. saygı duymak ve kendine saygı duyulmasını beklemek en doğal hakkı insanın. Özgür düşüncenin cereyan etmesine müsaade edilmesi kadıköyü diğer ilçelerden farklı kılıyor. Devletin müsaade etmediğini söyleyeyim burada bahsettiğim o bölgede yaşayan halkın verdiği izin. Her halükarda İnsanları rahatsız etmemek. medeniyetten nasibini almış bir birey gibi davranmak gerekiyor.
Bu kadar sosyoloji tespitten sonra biraz da Kadıköy’den ve kadıköyün tarihinden bahsedelim. tarihçesi ;
İlçenin eski adı olan Kalkedonya’nın körlerin yeri anlamına geldiği sanılmaktadır. İstanbul’un kuruluşuyla ilgili mitte bu isim yer almaktadır. Yer değiştiren bir kavim yeni yerleşimlerine nasıl ulaşacaklarını öğrenmek için bir kahine danışır. Kahin kavimdekilere körlerin ülkesinin karşısına yerleşmelerini söyler. Bu günkü İstanbul’a ulaşan kavim bulundukları taraf boş iken karşı kıyıda bir yerleşim olduğunu farkeder. Bulundukları yerin avantaj ve güzelliklerini farkedemeyen karşı kıyıdaki insanların ancak kör olabileceklerini iddia edip İstanbul’a yerleşirler. Böylece bugünkü Kadıköy yöresindeki yerleşim körlerin yeri anlamındaki Kalkedon adını alır. İstanbul’un fethinden sonra Kalkedonya’nın yönetimi, II. Mehmed tarafından İstanbul kadısı Hızır Bey’e verildiği için, yerleşmenin Kadıköyü adını aldığı sanılmaktadır.
Eminönünden vapura bindiğinizde ineceğiniz yerin adı rıhtım. Rıhtımdan yukarıya doğru yürüdüğünüz zaman karşınıza söğütlüçeşme caddesi çıkıyor. caddenin sonunda meşhur boğa heykeli var. Boğa, kadıköyün simgesi haline gelmiş. Çeşitli gösterilerin merkezi ve insanların buluşma noktası. Boğa heykelinden yukarı doğru kuşdili caddesinden moda ve bahariye semtlerine gidiliyor.
Benim kadıköyde en çok sevdiğim mekan moda. Modanın ayrı bir havası var. Çay bahçeleri ve sakinliğiyle insana huzur veriyor. Haftasonları gidilmesini pek tavsiye etmiyorum. Çok kalabalık oluyor. Haftaiçi gitmenizi öneririm, sakin olur. Hem arabanızı park edecek yer de bulabilirsiniz. Oturup bir şeyler içmek, gazete okumak ve sohbet etmek için moda aile çay bahçesi en uygun mekan. Yeşilliklerin içinde gayet güzel ve ferah bir yer.
Kadıköy’de kediler iyi besleniyor. Halk bu konuda gerçekten duyarlı. genellikle evlerin önünde mama ve su kapları oluyor. Özellikle şu sıcak yaz günlerinde hayvanların aç susuz kalmaması gerçekten önemli. Halk çok bilinçli.
Üstteki fotoğraftaki kedicikler çok tatlıydı. Turuncu olan kendini pek sevdirmese de beyaz olan çok cana yakındı, kendini sevdirdi. Gayet sağlıklıydılar, iyi beslendikleri belli.
Moda yeşil bir semt, ağaçları kesmemişler. Sokakları tertemiz. En büyük eksik bir kapalı otopark, sokaklar araba dolu. Modaya aracınızla gelmenizi tavsiye etmem, park edecek yer bulamazsınız. Moda’da bir tane perili köşk keşfettim, belki de normal bir evdir. anlamadım. fotosu ahanda burda ;
Moda aile çay bahçesi oturup dinlenmek için gayet uygun bir yer. Aile olmanıza gerek yok. Gidin rahat rahat oturun 🙂 Şu sıcak günlerde orası serin oluyor. denize karşı çayınızı, kahvenizi vb içebilirsiniz. Kivi çayını şiddetle tavsiye ediyorum.
Kadıköy’e tekrar dönecek olursam, kadıköy’de çok ilginç dükkanlar var. Bir eskici dükkanına girdim. İçeride o kadar çeşitte ve yoğunlukta ürün vardı ki az daha kör olacaktım. 🙂 Atari kasetlerinden çeşitli eski radyolara ve ilginç rozetlere kadar aklınıza gelebilecek eski her türlü eşya vardı. Orada duran adama sadece bir tane hoparlör fiyatı sordum ve çıktım. Neden böyle bir şey yaptım ben de bilmiyorum. 🙂
Gezi sürecinde kadıköy çeşitli gösterilere ev sahipliği yaptı ve yapmaya da devam ediyor. Muhalif gruplar kadıköy’ de toplanmaya devam ediyor. Protestoların taksimden sonraki ikinci adresi olan kadıköy’de geçen sene gezi olaylarında öldürülen Mehmet Ayvalıtaş’ın ismi Kadıköy Belediyesi tarafından bir meydana verilmiş. Kadıköy belediyesini tebrik ettim doğrusu. Gezi yaşatılmalı!
Kadıköyde sokak sanatçıları ekmek yiyor. Ne zaman gitsem elinde gitarı olan birileri tıngırdatıyor bir köşe başında. Adamların istanbulda müzik yapabileceği sayılı yerlerden ne de olsa.
Kadıköy rock müziktir, kültürdür, sanattır. Ben şimdi kaçıyorum, haydi sağlıcakla.
Not: Bu resimler 1 ay önce çekilmiştir.
Kategoriler:gezi yazıları
elinize sağlık, çok güzel hazırlamışsınız 🙂
Teşekkürler 🙂